İlham Dozu | Kömürsüz yaşam için hareket: 350 Türkiye topluluğu

Halk sağlığını, doğayı, iklimi tehdit eden; fosil yakıtlara dayalı enerji politikalarının değişmesi için çalışan topluluk, 14. Yaşını kutluyor.

neden bir aradalar?

350 sayısı dünyayı daha yaşanabilir hale getirmek yolunda önemli bir eşiği temsil ediyor. Bilim insanları ve iklim uzmanları atmosferdeki karbondioksit miktarı için güvenli üst sınırın milyonda 350 parçacık (ppm) olması gerektiğini düşünüyor. Şu anda ise 423 ppm seviyesindeyiz.(Kaynak: https://www.co2.earth/) Aslında 350 topluluğu 2009’da bir araya gelmeye başladığında bu sayı çok daha gerilerdeydi ancak yükseleceği de ortadaydı. Bu insanlar iklim krizinin insanlığın yüz yüze kaldığı en önemli mesele olduğundan eminlerdi. Ancak siyasetin iklim için adım atmak isteyenlerin önünü tıkadığını düşünüyor, elleri kolları bağlı hissediyorlardı. Evet, kafalarında işleri nasıl düzelteceklerine dair net bir cevapları yoktu, ama neyin eksik olduğunu da biliyorlardı: Krizin boyutlarını yansıtan bir iklim hareketi. Bugün sayıları, iklim krizini çözmeye kararlı her kesimden insanla, her geçen gün artıyor.

nasıl bir topluluk?

Topluluğun çekirdeği ilk kez 2009’da ABD’de bir grup üniversite öğrencisinin bir araya gelişiyle ortaya çıktı. Bu ekipte, küresel ısınma üzerine yazılmış ve genel okuyucuya hitap eden ilk kitaplardan birinin yazarı Bill McKibben de vardı. Ekibin vizyonu o kadar kuvvetliydi ki, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Konferansında bir araya gelen dünya liderlerini etkilemek için çıktıkları yolda, yerkürenin dört bir yanından toplulukların sesini yükselten, gittikçe daha çeşitli katılımla büyüyen bir iklim hareketine dönüştüler. Türkiye’de İklim için 350 Derneği şemsiyesi altında buluşan ekip, kömürlü termik santral bölgelerinde her gün hava kirliliğinin yol açtığı sağlık sorunlarıyla mücadele etmek zorunda kalan, kömür madenciliği bölgelerinde her gün ormanını, zeytinini, evini, geçim kaynağını kaybetme tedirginliğiyle yaşayanların sesi olmak istiyor. Söz ve yetki sahipleri yüzlerini topluluk odaklı, adil, temiz, yenilenebilir enerji kaynaklarına dönsünler diye ses çıkarıyor, kampanyalar düzenliyorlar. 350 Türkiye şu günlerde, içindeki tüm canlılıkla birlikte doğa için ellerini kaldıran, iklim krizinin ve insanın müdahalesinin sonuçlarına duyarlı tüm diğer topluluklarla birlikte Akbelen ormanlarında yaşananlara karşı hareket halinde. Topluluğa ulaşın